Ortaokullarda tartışma yaratan ‘başörtüsü’ konusunda Başbakan Ünal Üstel’in “istişare içerisinde belirlensin” tavrı, gözleri bundan sonraki sürece çevirdi. Siyasi partiler farklı düşüncelere sahip…
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, bu konuda toplumsal bir uzlaşı için uğraş verildiğini kaydederken, hükümetin küçük ortağı YDP’nin Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz da geri çekilen tüzüğün “Daha faydalı, daha geniş tabana yayılabilecek, kimsenin hak ve özgürlüklerini engellemeyecek” şekilde revize edilmesini talep etti.
Ana muhalefet CTP Meclis Grup Başkan Vekili Erkut Şahali ise Anayasa’nın bir bireyin yetişkin olarak tanımlanması için 18 yaşına gelmiş olması gerektiğine dikkat çekerek, karar alırken 18 yaş sınırının göz önünde bulundurulmasına ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Şahali, “umuyorum ki toplumsal huzurun tesis edilmesine dair kaygı, en öncelikli kaygı olur.” dedi.
Emine Gül ÖZER
Orta dereceli okullarda başlayan ‘başörtüsü’ tartışması ülkeyi gerdi. Başbakan Ünal Üstel’in talimatı ile bu konuda hazırlanan “Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uyulacak Kurallar ve Disiplin (Değişiklik) Tüzüğü” geri çekildi. Ancak okullardaki tartışmalar devam ediyor. Kimi aileler çocuklarının okula başörtüsüyle gitmesi konusunda ısrarcı davranırken, öğretmenler ise tüzüğe işaret ederek buna izin vermiyor.
Başbakan Ünal Üstel’in “Konuyu paydaşlarla istişare edip yeniden değerlendireceğiz.” açıklamaları sonrasında gözler siyasi partilerin bu konuda alacağı tavra çevrildi.
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Ana Muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Grup Başkan Vekili ve Gazimağusa Milletvekili Erkut Şahali ve hükümetin küçük ortağı Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz, KIBRIS’a açıklamalarda bulunurken, Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhat Akpınar’a ulaşılamadı!
Hasipoğlu: Başbakanımızın söylediklerini tekrarlamakla yetinebilirim
UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, tartışmalara yol açan ve öğretmen sendikalarının eylemine neden olan “Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uygulanacak Kurallar ve Disiplin Değişiklik Tüzüğü”nün Bakanlar Kurulu’nda yeniden ele alınmak amacıyla geri çekildiğine vurgu yaparak, konunun görüşülüp tartışılacağını aktardı. Hasipoğlu, “Eğitim Bakanımız bütün sendikaları çağırdı, hatta iktidar partilerin genel sekreterleri olarak biz de katıldık. 2 gün önce de konu tekrardan Bakanlar Kurulu’nda görüşüldü.” diyerek, bu konuda Başbakan’ın açıklamalarının arkasında olacaklarını kaydetti.
Şahali: 18 yaş sınırı göz önünde bulundurulmalı
CTP Milletvekili Erkut Şahali, öğretmen sendikaları başta olmak üzere toplumun birçok kesiminden tepki alan ve eylemlere neden olan tüzüğün geri çekilmesi hakkında “Sorun yaratılırken neler eksik kalmışsa, şimdi onların tamamlanması gereken bir aşamaya geldik.” ifadelerini kullandı.
Şahali, “Bu noktadan itibaren sorunun doğru tespit edilmesi, sorunun taraflarıyla katılımcı bir anlayışla doğru istişare edilmesi ve ona bağlı olarak bir karar verilmesi gerekiyor. Bu kararı verirken de dikkat edilmesi gereken belli başlı ilkeler, şartlar var. Bunlar anayasadan kaynaklanan laiklikle çelişmeyen, inanç özgürlüğünün doğru tanımlandığı ama bu arada yasanın yasal olarak öngörülebilir sınırların da doğru tespit edildiği bir düzene ihtiyacımız var. Çünkü özgürlüklerin tanımı anayasa da yapılır ama sınırları anayasaya bağlı yasalarla belirlenmiş olur. Dolayısıyla bu noktada da buna ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.
Anayasa bir bireyi reşit yani yetişkin olarak tanımlanması için 18 yaşına gelmiş olmasının şart olduğunu anımsatan Şahali, dolayısıyla 18 yaş sınırının da göz önünde bulundurulmasına ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Şahali, “umuyorum ki toplumsal huzurun tesis edilmesine dair kaygı, en öncelikli kaygı olur.” dedi.
Yılmaz: Bu siyasi bir durum değil
YDP Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz, tüzük hazırlanırken hızlı ve iyi niyetli bir şekilde hazırlandığını kaydederek, bunun siyasi bir durum olmadığına dikkat çekti.
“Burada başörtüsü ya da türbanla ilgili değil ‘bone’ üzerinde bir düzenlemeye gidildi. Dini görüşleri olan insanların eğer kapanmaları gerekiyorsa, bununla ilgili bir kural getirilmeye çalışıldı. Uygulamada eksiklikler olacağı düşünüldüğü için sendikalarla da görüşüldü.” diyen Yılmaz, sendikaların bu konu üzerinden prim yapmaya çalıştığı iddiasında bulundu.
Parti olarak daha faydalı bir tüzüğü, daha özgürlük alanını genişletecek şekilde, kimsenin hak ve özgürlük anlayışına karışmadan ve dokunup müdahale yapılmadan tüzük revizesinin yapılması gerek.” sözleriyle görüşlerini aktaran Yılmaz, son olarak şunları söyledi:
“Verilen karardan “geri adım atıldı” diye bir şey yok, zaten bunun kararı mecliste verilemez. Bakanlar Kurulu toplantısında bu tüzük revize için geri çekildi. Sendikalar da burada ‘bakın biz geri çektirdik’ diyerek prim yapmaya çalışıyorlar. Sendikalar burada insanların temel hak özgürlüklerine müdahale ediyorlar. Bizim düşüncemiz bu konuda budur. Daha faydalı, daha geniş tabana yayılabilecek, kimsenin hak ve özgürlüklerini engellemeyecek bir tüzük çalışmasında revize yapılması gerekir.”